B
ir amaca tutkuyla bağlanmak ve hayatını bu tutkuyu gerçekleştirmeye
adamak... Yirmi bir yaşındayken tıp eğitimini yarıda bırakan
Norveçli kâşif Roald Amundsen’nın yaşadığı şey tam olarak buydu.
Yaşamının yegâne amacı vahşi doğayı keşfetmek, ayak basılmadık
bölgelere seyahat etmekti. Bu uğurda yerli halklarla birlikte
yaşadı; onlardan hayatta kalma tekniklerini, köpek kızaklarıyla
nasıl seyahat edileceğini ve aşırı soğuklarda nasıl giyinileceğini
öğrendi. 1906 yılında Atlas Okyanusu ile Pasifik Okyanusu’nu
birleştiren Kuzeybatı Geçidi’ni geçebilen ilk kişi oldu. Bir kâşif
olarak onun gözü hep kutuplardaydı. Kuzey Kutbu’na ulaşan ilk insan
olmayı kafasını takmıştı, ama bunu gerçekleştiren başka biri vardı.
ABD’li Robert Edwin Peary 1909 yılında bu unvanı alarak Kuzey
Kutbu’na ayak basan ilk insan olarak kayıtlara geçti. Ama bu
Amundsen’ı yıldırmadı, rotasını Güney Kutbu’na çevirdiğinde o sırada
otuz dokuz yaşındaydı. Bunun zorlu bir keşif olacağının farkındaydı.
Sağlam bir hazırlık gerekiyordu. Çok odaklıydı ancak neredeyse
hiçbir bilimsel ölçüm yapmadı, yanında bilim insanı da yoktu. Ama
kendine güveniyordu, çünkü hayatta nasıl kalınacağını biliyordu.
Hazırlıklarını itinayla tamamladı. Hatta ekibinde yer verdiği Dr.
Frederick Cook’tan depresyon ile başa çıkma yöntemleri hakkında
bilgi bile aldı ki bu o dönem için ilerici bir yaklaşımdı. Ekipte
olan bir diğer isimse Norveç kayak şampiyonu Olav Bjaaland’dı.
Amundsen gemiyi bırakıp buzun üstünde yüzlerce kilometre yürümek
zorunda olduklarını bildiği için Bjaaland’ı ekibe özellikle dahil
etti. Yolculuk titizlikle planlandı. Erzak ve ekipmanların her
detayı önceden test edilip değerlendirildi. Yani hiçbir şey şansa
bırakılmadı. Amundsen yanına tam elli iki köpek aldı. Gerektiğinde
kızakları çekmek, gerektiğinde besin olarak kullanmak için…
Yolculuk 1911 yılında başladı. Amundsen ve mürettebatı Fram isimli
gemiyle denize açıldı. Bu keşfi ilginç kılan nokta şuydu ki yola
çıkarken geminin kaptanı ve iki denizci dışında kimse rotanın Güney
Kutbu olduğunu bilmiyordu. Geri kalanlar, gemi binlerce mil güneyde
Madeira Adası’na gittikten sonra asıl hedefi öğrendi.
İlk deneme için 8 Eylül’de düğmeye basıldı. Amundsen ve ekibi buz
üzerinde yürüyerek devam edecekleri yola çıktılar ancak aşırı soğuk
yüzünden bir süre sonra gemiye geri dönmek zorunda kaldılar. İkinci
denemenin tarihi ise 19 Ekim’di. Amundsen dört kişi ile birlikte
mürettebattan ayrılıp Güney Kutup Noktası’na ulaşmak üzere yola
devam etti. Amundsen’ın ekibinde Helmer Hanssen, Sverre Hassel,
Oscar Wisting ve şampiyon kayakçı Olav Bjaaland yer aldı. Ve tam 56
gün sonra, 14 Aralık 1911’de Güney Kutbu’na ulaşmayı başardılar.
Ancak vardıkları konumdan emin olamadıkları için uzun süre etrafı
dolaşmak zorunda kaldılar. Ve sonunda elde ettikleri başarıyı buza
Norveç bayrağı dikerek taçlandırdılar.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
18 Aralık’ta 38 günlük dönüş yoluna geçtiler. Elli iki köpekle
çıktıkları yolculuk on bir köpekle sona erdi. Zorlukların başarı ile
ölüm arasındaki fark anlamına gelebileceği kutupsal bir ortamda,
köpekleri kullanma konusundaki planlama ve becerinin son derece
önemli olduğu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlanmış
oldu! Geri dönen köpeklerin ve mürettebatın hepsinin sağlığı iyiydi,
hatta kilo bile aldıkları gözlendi!
Amundsen hedefini gerçekleşti ve Güney Kutbu’na ulaşan ilk insan
oldu. Gemideki herkes Norveç kralı tarafından madalyayla
ödüllendirildi. Ama belli ki Kuzey Kutbu’yla ilgili bir başarıya
imza atmak Amundsen’ın içinde hep uhde kaldı. 1918 yılında Kuzey
Kutbu’na ulaşmak için çıktığı gemi yolculuğu başarısızlıkla
sonuçlandı. Amundsen bu kez Kuzey Kutbu’na hava yoluyla ulaşmayı
aklına koydu. İlk deneme yine başarısız oldu ama 1926’da Amerikalı
Lincoln Ellsworth ve İtalyan Umberto Nobile ile birlikte Norveç’teki
Spitsbergen’den Alaska’ya giden bir zeplinle Kuzey Kutbu’nu havadan
aşmayı başardı.
Amundsen 18 Haziran 1928’de Italia adlı zeplin ile Kuzey Kutbu’nu
geçmeye çalışırken kaza yapan arkadaşı Umberto Nobile’yi bulmak için
küçük bir uçakla yola çıktı; bu kurtarma görevinde kayboldu ve bir
daha ondan haber alınamadı.