Y
emek yapmak teknik olduğu kadar, hatta belki ondan daha fazla
duyusal ve duygusal bir tecrübedir. Çoğu şefin önce kendi, sonra da
bizim duyularımızı ve de duygularımızı açığa çıkartmak için kolları
sıvadığını biliyoruz. Bu durumda “ilham” nereden ve ne zaman
geleceği hiç belli olmayan “tatlı” bir peri olarak çıkıyor
karşımıza. Bize de onların hikâyelerini dinlemek düşüyor. İşte
ilhamını farklı yerlerden almış üç şef.
Portekizli ünlü şef José Avillez, işbirliği içinde olduğu Christian
Dior ile duyusal bir deneyim yaratmak için yola çıkmış. Dior
kokularından ilham alarak çeşitli yemekler yaratan Avillez, Oud
Ispahan parfümünden ilhamla füme ve çiçek tadımlı Karides Tartar
tarifini ortaya çıkartmış. Avillez’in yemek yaparken en sevdiği şey
yaratmak. Ona göre tuzlu, tatlı, acı, ekşi ve umami olmak üzere beş
temel tat duyumuz var ve ancak kokuları kullanarak yeni tatların
kapılarını açabiliriz. Aynı zamanda Portekiz ürünlerinin savunucusu
olan Allivez yemeklerini yaratırken yerel lezzetlerin her zaman öne
geçmesini sağlıyor. Şef José Avillez, aynı zamanda yirmi restorana
sahip başarılı bir işletmeci. Bunlar arasında Lizbon’daki iki
Michelin yıldızlı Belcanto ve Dubai’deki ilk uluslararası restoranı
Tasca yer alıyor.
Nino Mosca, Toskana’nın kalbindeki Relais & Chateaux Il
Bottaccio’nun şefi. Onun ilhamı ise Barbra Streisand. Mosca,
Streisand ile ilk tanışıklığı olan The Mirror Has Two Faces (Aşkın
İki Yüzü) filminde geçen “Mükemmel Isırık”tan almış ilhamını.
Mükemmel ısırık, bir yemeğin tadının kavranmasını sağlayan o
eksiksiz noktadır; basit, dengeli ve uyumlu olmalıdır.
Hikâyesiyse şöyle: Relais & Chateaux Otel ve Restoranlar
işletmesinde özel bir konuk geleceği duyurusu yapılır. Bu konuk çay
çeşitlerinden yerde kaç banyo paspası olduğuna, yastık sayısı ve
türüne kadar birçok soruyu önden göndererek merak konusu olur.
Sonunda gizem açığa çıkar, bu konuk tatil için İtalya’yı seçen
Barbra Streisand ve kocası James Brolin’den başkası değildir.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Streisand bir gece restoranda basit bir yemek ister, “mükemmel bir
ısırık.” İşte bu Mosca’ya ilham verir. Basit, dengeli ve uyumlu bir
yemek, lezzeti kavrayan eksiksiz bir “ilk lokma” yapmak için kolları
sıvar: Salsa di Pomodoro Ciliegino Taliolini. Mosca o yemeği
yaparken, gereksiz olan her şeyi ortadan kaldırarak kendini basit
mükemmel lokmayı bulmaya adar. Belli ki başarır. Zira iki yıl sonra
İtalya’yı bu sefer tekneyle dolaşmaya çıkan çift yeniden restorana
gelerek “mükemmel ısırığın ünlü Tagliolini”sini yemek istediklerini
söyler.
Birmingham’daki Michelin yıldızlı Carters of Moseley’in şef
direktörü Brad Carter, Manchester’ın Escape to Freight Island şehir
pazarında açtığı One Star Döner Bar ile adından söz ettiriyor.
Tamamı Türk pidesi üzerinde servis edilen kebaplar Tamworth
Mortadella, Cornish Lamb ve Cotswold White Chicken gibi yerel
kaynaklı, yüksek kaliteli etlerden yapılıyor.
Kebapların ilk fikri karantina sırasında paket servis yapmak zorunda
kalan restorandan geliyor. Carter, o dönem eğlenceli bir şey
yaratmak ve insanların hayatına neşe katmak ister. Arkadaşının kebap
şişini ödünç alarak üzerine mortadella sosisi koyan Carter’ın fikri
öylesine sevilir ki iki günde tam 400 porsiyon satış yapar.
Mortadella’nın yerini kuzu alır ve tedarikçilere destek olma
amacıyla et türü her hafta değiştirilir. Beş ay sonra Carter elinde
başarılı bir iş fikri olduğunu anlar: Rahat bir ortamda Michelin
yıldızlı kebap sunmak!