İ
sveç’in güney kesiminde yer alan Malmö, tarihi cazibeyi modern
canlılıkla birleştiren büyüleyici bir şehir. 7-11 Mayıs 2024 tarihleri
arasında Eurovision’a ev sahipliği yapacak olması da bu cazibeyi
artırmış durumda. Şimdi hazırsanız, Malmö’de kısa bir tura
çıkıyoruz.
sveç’in en büyük üçüncü şehri olan Malmö, stratejik bir liman kenti
olarak kurulduğu 13. yüzyıla kadar uzanan zengin tarihiyle öne çıkıyor.
Yüzyıllar boyunca şehir, mimarisinde ve kültürel geleneklerinde açıkça
görülen Danimarka ve İsveç etkileriyle şekillenmiş. En simgesel yapılardan
biri olan Malmö Kalesi, kentin ortaçağ mirasının bir kanıtı olarak gururla
ayakta duruyor; günümüzde hem tarihi eserlerin hem de çağdaş sanat
eserlerinin sergilendiği ilgi çekici bir müze ve sanat galerisi olarak hizmet
veriyor.
Malmö’nün tarihi merkezi Gamla Staden’in Arnavut kaldırımlı
sokaklarında gezmek zamanda bir yolculuk yapmak gibi. Renkli
cepheleriyle dikkat çeken binalar sokaklarda sıralanırken, butik kafe ve
dükkânlar sıcak ve samimi bir atmosfer yaratıyor. Şehrin pitoresk meydanı
Lilla Torg, Malmö’nün enerjisini deneyimlemek ve geleneksel İsveç
lezzetlerinin tadını çıkarmak için mükemmel bir nokta!
Farklı kültürler bir arada!
Malmö, dünyanın dört bir yanından farklı kültürlerin buluşma noktası
olarak çeşitlilik gösteren nüfusuyla ünlü… Son yıllarda şehir, farklı
geçmişlerden gelen insanları kendine çekerek gerçek anlamda çok
kültürlü bir merkez haline gelmiş durumda. Bu çeşitlilik en çok
Malmö’nün mutfak sahnesinde kendini gösteriyor. Möllevången bölgesi
ise bu kültürel kaynaşmanın bir kanıtı olarak karşımıza çıkıyor. Burada
taze ürünler, egzotik baharatlar ve uluslararası lezzetlerle dolu hareketli
bir pazar meydanı bulacak; şehrin farklı topluluklarının bir araya gelerek
canlı ve kapsayıcı bir atmosfer yarattığına şahitlik edeceksiniz.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Çevre dostu yeşil alanlar
Malmö sürdürülebilirlik ve çevre bilinci konusunda ön saflarda yer alıyor.
Çok sayıda çevre dostu girişimi hayata geçirerek Avrupa’nın en yeşil
şehirlerinden biri haline gelen Malmö’de parkların, yeşil alanların ve
bisiklet yollarının bolluğu karşısında şaşkınlığınızı gizleyemeyeceksiniz.
Malmö’nün sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığının en önemli örneği
Batı Liman bölgesi (Västra Hamnen). Bir zamanlar harap bir sanayi alanı
olan bu bölge enerji tasarruflu binaları, yenilenebilir enerji kaynakları
ve yenilikçi tasarımıyla öne çıkan çevre dostu bir alana dönüştürülmüş.
190 metre yüksekliği sayesinde şehrin her tarafından görülebilen devasa
gökdelen Turning Torso ise Batı Limanı’nın dönüşüm projesinin önemli
bir parçası…
Etkileyici kültür-sanat sahnesi
Malmö çok sayıda galeri, tiyatro ve yaratıcı alanla gelişim gösteren bir
kültür-sanat ortamına sahip. Büyük galerilerden bağımsız mekânlara
kadar Malmö’nün sanat ortamı şehrin kendisi kadar çeşitlilik arz ediyor.
Tüm disiplinlerden sanatçıların şehre akın etmesi Malmö’yü yaratıcı bir
buluşma noktası haline getiriyor. Bu arada modern tasarımıyla Malmö
Live konser salonunun etkileyici performans ve etkinliklere ev sahipliği
yaptığını da söylemeden geçmeyelim.
Bir seyahatte iki ülke
Stratejik kıyı konumu ile Malmö’nün denizle güçlü bir bağlantısı var.
Pitoresk sahil bölgesi, hem kent sakinleri hem de ziyaretçiler için çarpıcı
manzaralar ve davetkâr gezi yolları sunuyor. Örneğin Öresund Boğazı
kıyıları boyunca, arka plana Turning Torso’yu alıp keyifli bir yürüyüş
yapabilirsiniz. Bunun yanı sıra Malmö’yü Danimarka’nın Kopenhag
şehrine bağlayan meşhur Öresund Köprüsü, bir seyahatte iki ülke
keşfetmenizi de kolaylaştırabilir.
Malmö zengin tarihini, kültürel çeşitliliğini, sürdürülebilirlik çabalarını
ve yenilikçi ruhunu kusursuz bir şekilde harmanlayan bir şehir. Türkiye
ilk kez 1975 yılında katıldığı Eurovision şarkı yarışmasından 2013 yılında
çekildi ama kentsel cazibesi ile radarımıza giren Malmö bizden iyi bir
puan aldı. Uzun lafın kısası, Avrupa anakarasından İskandinav ülkesine
açılan kapı olan Malmö’nün ziyaretçilere sunduğu pek çok şey var ve
seyahat planlarınızda yer almayı kesinlikle hak ediyor!