N
amibya asıllı Alman sanatçı Max Siedentopf hem rafine sanat
meraklılarına hem de özverili futbol taraftarlarına hitap edecek
yaratıcı bir çözüm bulmak istiyordu. Siedentopf, uzun bir
araştırmadan sonra müze ve galerilerde vakit geçirmekten
hoşlanmayan, bununla birlikte futbolu çok seven izleyici kitlesine
hitap etmek için bulduğu yöntemi hayata geçirmek üzere kolları
sıvadı. Amacı hem sanat tutkunlarını hem de futbol fanatiklerini
memnun edecek bir dizi resim oluşturmaktı. Bir topla iki gol atmayı
hedefleyen Paintings League serisi işte böyle doğdu ve klasik futbol
formaları ile çağdaş soyut sanatın evliliği gerçekleşmiş oldu.
Efsanevi takımlara yaratıcı bir saygı duruşu
Paintings League serisi Bayern Münih, Inter Milan, Chelsea,
Manchester United ve Barcelona gibi ikonik futbol takımlarının
formalarını tuvale aktararak akrilik bir dünyaya dönüştürüyor. Bu
kitapta sanatseverler kavramsal bir sanatçı olan Siedentopf’un soyut
resme minimalist yaklaşımına şahit olurken, futbolseverler
takımlarının tuvalde ölümsüzleşen renklerine hayran kalıyor.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Seriye yeterince uzun süre bakıldığında renk alanlarında simgeler
ortaya çıkmaya başlıyor. İlk bakışta Frank Stella tablosu gibi
görünen şey aslında bir Arsenal forması. Başka bir çalışmada
renklerin Amerikalı ressam Ellsworth Kelly’i andıran dizilişi
Manchester United olarak karşımıza çıkıyor; Juventus ile Fransız
kavramsal sanatçı Daniel Buren’in tarzı arasında tam anlamıyla
paralel çizgiler dikkat çekiyor. Ancak hepsinin en açıklayıcı
karşılaştırması, Amerikalı soyut ressam Agnes Martin benzeri ikonik
bir ızgaranın Barselona formasından çıkması olabilir.
Tıpkı futbolda olduğu gibi, kitaptaki tablolar da âdeta bir ligde
yer alıyor. Her bir resim ilgi alanları, tutkuları ve geçmişleri ile
farklı bir grup insanı temsil ediyor ve nihayetinde Resim Ligi’nin
şampiyonu olmak için mücadele ediyor.
Siedentopf, bu farklı sanatsal yaklaşımıyla futbolun sadece iki
yarıdan oluşan bir oyun olmadığını kanıtlıyor.