D
ünya liderlerini, sivil toplumu, uluslararası kuruluşları ve
işletmeleri iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki rolleri ve
eylemleri etrafında bir araya getiren iki haftalık COP26 zirvesi, 13
Kasım’da sona erdi. Aslında Glasgow’da gerçekleşen COP26’nın
beklenen bitiş tarihi 12 Kasım’dı fakat taslak metindeki fosil
yakıtlarla ilgili ifadede çıkan anlaşmazlık yüzünden zirve bir gün
gecikmeyle bitti.
2015 yılında imzalanan Paris Anlaşması ile COP21 tarafları, küresel
ısınmayı sanayi öncesi seviyelere kıyasla 2°C’nin “çok altında” ve
tercihen 1,5°C ile sınırlamak için önlemler almayı taahhüt etmişti.
Hükümetler ayrıca emisyonları azaltma planlarını ortaya koyan
“Ulusal Katkı Beyanları” oluşturma taahhüdünde bulunmuştu.
Geldiğimiz noktada Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nden
alınan raporlar, iklim değişikliğinin etkilerini önlemek için
küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlama ve küresel sera gazı
emisyonlarını 2050 yılına kadar net sıfıra indirme gereğini
vurguluyor. Bununla birlikte, Ekim 2021’de yayınlanan Birleşmiş
Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Gözden Geçirilmiş
Sentez Raporu, 2030’da sera gazı emisyonlarında 2010’a kıyasla
yaklaşık %16’lık bir artış öngörüyor, bunun da mevcut katkı
beyanları tam olarak uygulansa bile yüzyılın sonuna kadar yaklaşık
2,7°C’lik bir sıcaklık artışına neden olabileceğini söylüyor. Bu
çerçevede, COP26’nın gündemi hem acil hem de geniş kapsamlıydı.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
COP26 tarafları 13 Kasım 2021’de, yani bir gün gecikmeyle Glasgow
İklim Anlaşması’nı kabul etti. Anlaşma ile taraflar sera gazı
emisyonlarını azaltmak ve 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşmak için
bir dizi adım atmaya çağırıldı. COP26’nın en önemli özelliği, fosil
yakıt kullanımının azaltılmasının ilk kez bir iklim zirvesinin sonuç
bildirgesine girmesi oldu. Fosil yakıt teşviklerinin kaldırılması ve
kömür kullanımının azaltılarak temiz enerjiye adil geçişin
hızlandırılması çağırısı son derece önemliydi. Ancak bu noktada Çin
ve Hindistan’dan itiraz sesleri yükseldi. Taslak metinde yer alan
“kömürden çıkış” ifadesi bu itirazlar sonucunda sonuç bildirgesi
metninde “kömür kullanımının azaltılması” şeklinde değiştirildi, ki
zirvenin en çok tepki gören kısmı da buydu.
Öne çıkan kararlar neler?
COP26’da bir ilk daha yaşandı; ısınmayı 1,5°C ile sınırlamada
doğanın rolü ve önemi resmen kabul edildi. Ormanların yok edilmesini
sona erdirmek için atılan adımla, aralarında Türkiye’nin de
bulunduğu 130’dan fazla ülke 2030 yılına kadar orman kaybını
durdurmayı taahhüt etti. Bunun dışında ulusal katkılarını henüz
güncellememiş olan ülkeler bir an önce harekete geçmeye davet
edildi. 2025 öncesinde ve sonrasında iklim finansmanı için 100
milyar dolar hedefinin yerine getirilmesi için gelişmiş ülkelerin
acilen harekete geçmesi çağırısında bulunuldu. Paris Anlaşması
Taraflar Konferansı’nın 5 yılda bir toplanmasını öngörmesine rağmen,
Glasgow’da tarafların gelecek yıl emisyon azaltma planları için
yeniden bir araya gelmesi kararlaştırıldı.