TASARİM

M

ilano Tasarım Haftası’nın gerçekleştiği mekânlardan biri olan Isola Design District tarafından düzenlenen Isola Tasarım Festivali, Nisan ayından bu yana dijital olarak yürütülüyordu. Milano Tasarım Haftası’nda fiziksel bir etkinlik ile sona erdi. Platform, 2020’de etkinliklerin ve sergilerin gerçekleşmesini engelleyen pandemiye yanıt olarak Isola Design District’in kurucuları tarafından geliştirildi. Dijital platformda toplam 350 tasarımcı profili ve 700’e yakın proje yer aldı. Biz de Milano’daki fiziksel etkinliğin bir parçası olan ve Isola Design District’in çevrimiçi platformunda yer alan tasarımlardan en sevdiklerimizi sizinle paylaşmak istedik. Bu beş tasarıma sürdürülebilirliğe önem verdikleri, doğa dostu oldukları, insana ve mahremiyete saygı duydukları ve iklim değişikliğine gönderme yaptıkları için ayrıca bayıldık! Buyurunuz...

Algalip / Eleonora Rombolà

Tercihini doğal makyaj ürünlerinden yana kullananların ilgisini çekecek bir ürünle başlayalım. Eleonora Rombolà imzası taşıyan Algalip, adının da çağrıştıracağı üzere, alglerden (su yosunlarından) yapılmış bir ruj. Piyasadaki birçok rujun petrol bazlı kimyasallardan yapıldığını söyleyen Rombolà, alternatif olarak Algalip’in hem sürülebilir kısmını hem de ambalajını alglerden elde etmiş.

Click / Zerocollective

Zerocollektif tarafından tasarlanan Click, pastel renkli modüler parçalardan yapılmış heykelsi bir mobilya serisi. Serideki sistemler evdeki gürültü seviyelerini azaltmak için tasarlanmış. Zerocollective ürünün ana fikrini şu sözlerle anlatıyor: “Günlük alışkanlıklarımızın ve mahremiyetimizin, mevcut odalar ve birlikte yaşadığımız insanların sayısı tarafından giderek daha fazla koşullandırıldığı yeni bir normale alışıyoruz. Bu yenilik, geleneksel tasarım standartlarına meydan okuyor ve evlerimizin mikro alanlarını yönetmek için gelenekselin dışındaki tasarımların yolunu açıyor.”

Marecreo – Autarky Furniture / Aurore Piette Studio

Marecreo, Fransız tasarımcı Aurore Piette’nin deniz kıyısından toplanan hammaddelerle hazırladığı bir mobilya projesi olarak karşımıza çıkıyor. Piette bu projede yerel bir doğa rezervinden toplanan, doğal bitki bazlı malzemelerle kaplanmış, dalgaların karaya attığı odunları kullanmış. İnsan ve doğa arasındaki bu eşsiz işbirliğinin sonucunda ortaya vizyoner bir tasarım çıkmış!

Luna / Studio Lionne Van Deursen

İddia ediyoruz; Ay’a, evrelerine ve hissettirdiklerine âşık olanlar Studio Lionne Van Deursen tarafından tasarlanan, selülozdan yapılmış bu abajura bayılacak! Stüdyo, materyali bir fermantasyon işlemi yoluyla bakteri ve maya kullanarak mikroplardan üretmiş: “Büyüme sürecinden sonra, farklı doğal bitki boyaları ve meyve atıklarından hazırlanan boyalarla deneyler yaptık. Bu malzeme arşivi farklı renklere, dokulara ve yarı saydamlığa sahip bir kumaş koleksiyonuyla bir araya getirildi.”

Couch-19 / Tobia Zambotti

Atılan tek kullanımlık maskelerden ve geri dönüştürülebilir kristal PVC’den yapılmış bir kanepeye uzanmak kulağınıza nasıl geliyor? Tasarımcı Tobia Zambotti Couch-19’ni “Sokaklardan toplanan tek kullanımlık maskelerle yapılan buzdağı şeklinde modüler bir puf” olarak tanımlanıyor. Kullanılmış maskeler toplanıp mobilya dolgusu olarak kullanılmadan önce ozon gazı ile dezenfekte edilmiş. Kanepenin düzensiz şekli ve maskelerin buz mavisi rengi küresel ısınmanın ikonik sembollerinden biri olan buzdağına gönderme yapıyor.