P
andemi hepimize seyahat etmenin ne kadar ayrıcalıklı bir şey
olduğunu hatırlattı. Tüm dünyadan ve en çok da sevdiklerimizden
uzak kaldıktan sonra en büyük lüksün, sevdiğimiz insanlarla
kaliteli zaman geçirmek olduğunu anlamamızı sağladı. Sıradan
zevklerin ardındaki anlamlar artık çok daha faklı. Bu yüzden deneyime
dayalı seyahatler, kişiye özel alanlar ve açık havaya duyulan ihtiyaç artık
her şeyden daha değerli. Elbette doğasever bir gezginseniz şu an sizin de
ciğerlerinizin temiz havanın özlemiyle yanıp tutuşuyor olması çok normal.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Dolayısıyla her şeyde olduğu gibi turizmde de değişimler yaşanıyor. Ânı
yaşamak, deneyimi sonuna kadar hissetmek, yaşananlarla bağ kurmak
önemli. Bu ihtiyacı en çabuk fark eden isimlerden biri Graham Alderman.
Zira o 650 kişilik uzun mesafeli seyahatlerden The Beach Boys’s’u
Bahamalar’a uçurmaya kadar dünya çapında yönetilmiş seyahatlerin
hikâyelerini babasından dinleyerek büyüdü. Şimdi babasından aldığı bu
mirası dünya çapında lüks geziler yaratarak ve onlara ev sahipliği yaparak
sürdürüyor. Alderman, pandemiyle birlikte yeni deneyimlere imza atması
gerektiğini düşünerek FLOCK’u yarattı. Bu bir anlamda başlangıçtan bitişe
kadar tamamen kişiye özel planlanmış lüks seyahat anlayışının yeni adı.
Alderman “gezginler en iyisini ister ama aynı anda aynı şeyi istemezler,”
prensibinin altını çiziyor. Bu yüzden otuz beş yıl önce büyük bir zincir
işletmede tatil yapmak lüks sayılırken, bugün lüks anlayışının kişiye özel
taleplerin karşılanabilirliği doğrultusunda şekillendiğini kabul ediyor.
Ona göre lüks denilen şey; konfor, hizmet ve detayların yanı sıra, deneyim
ve kişilikle de ilgili. Ve yaşadığımız dönemi de hesaba katarsak elbette
güvenilir bir ortam ve kusursuz hijyen anlamına da geliyor.
Şirketin otuz yıldır değişmeyen tek şeyi kusursuz bir seyahatte bir araya
gelen insanların her birinin bu gezinin her dakikasından keyif almasını
sağlamak. Müşterilerin rahat hissetmesi ve yaşamlarında bir defa
yaşayabilecekleri bir dizi ân yaratmak önemli.
Bu yüzden bir FLOCK gezisini planlamak sizin ne istediğinizi, gerçekten
ne istediğinizi anlamakla başlıyor. Sizin için hangisi lüks: Reykjavik’teki
Langjökull buzulunda bir Jeep deneyimi mi? Yoksa kusursuz bir macera,
bir safari mi? Sizin hakkınızda her şeyi öğrenene kadar hiçbir şeyi
planlamıyorlar. Zamanınızı nasıl geçirmeyi seversiniz? Hangi aktiviteler
sizi mutlu eder? Nasıl yemeklerden hoşlanırsınız? Tüm bu bilgiler
doğrultusunda, tecrübeli bir ekip size özel bir tur hazırlıyor.
FLOCK’un bir gezi küratörü var. Bu da topluluğun en üst düzeyde
güvenceye sahip olduğunun kanıtı niteliğinde. FLOCK, lüks seyahat
rezervasyonu yapan bir acente değil, bu yüzden her aşaması tamamen
“ısmarlama”. Destinasyon uzmanları, tadımcılar, küratörler… Sıradan
bir safari değil, örneğin Kenya’ya büyük göç zamanı şahit olmak gibi bir
deneyim onun sağladığı. Ya da Sistine Şapeli’nin özel bir görüntüsünü
günün özel bir saatinde yakalamanız FLOCK için tesadüf değil,
kurgulanmış bir ân…
Lüks seyahatin geleceği…
Deneyime dayalı seyahat, yeni şeyler denemek için doğayla kucaklaşmaya
hevesli, seyahate aç gezginler için büyük bir trend olacak gibi görünüyor.
Açık alanlara ve temiz havaya duyulan arzunun yanı sıra hayatta bir
kez yapılacak gezilerin, özellikle de vahşi doğa tatillerinin öne çıkması
beklenen bir gelişme.
Alderman yakın geleceğin lüks seyahat anlayışını şöyle tanımlıyor: “Yakın
gelecekte, ‘lüks’ güvenlik ve hijyen ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılı
olacak. Dünya yeniden hareket etmeye başladığında, bir seyahatin her
ânı önem taşıyacak: şoförlü arabalar, hızlı güvenlik, havaalanı salonları,
öncelikli biniş ve kalabalık kontrolü ile ilişkilendirdiğimiz diğer her şey
herkes tarafından aranan kriterlere dönüşecek. Alan ve mahremiyet
en önemli öncelikler haline geldiğinden, birinci sınıf seyahat karar
aşamalarında öne çıkacak. Özel jetle seyahat etme imkânı olan ultra
yüksek değere sahip kişiler, bu süreçte havaalanı check-in’lerini ve
gereksiz ekstra temas noktalarını atlayacaklar.” Tüm bunların yanı
sıra insanlar yeniden bir araya gelip bağlantı kurmaya çalışırken ister
Cornwall’daki eko-kabinler, ister Kenya’daki safari pansiyonları veya
İbiza’daki butik oteller olsun; Alderman’a göre özel kullanımlı mülkler
önümüzdeki iki yıl içinde büyük oyuncular haline gelecek.