İ
zleyenler için Peaky Blinders dizisiyle itibarı hayli artmış bir şehir,
Birmingham. Oysa modern galerilerinde ünlü isimlerin yer aldığı
sergilerden görkemli tarihi evlerine kadar Birmingham, kültürün
hemen her türüne rastlayabileceğiniz güzellikte bir şehir. Gelin
İngiltere’nin Londra’dan sonraki en önemli ve büyük şehrini biraz
turlayalım.
Barındırdığı kültürün tadına bakmak için Birmingham Müzesi ve Sanat
Galerisi iyi bir seçim olacaktır. Müzenin kalıcı koleksiyonlara sahip olduğu
modern İngiliz sanatını yakından görmenin yanı sıra, dijital fotoğrafçılığa
ve Barok sanatına da burada doyabilirsiniz. Eğer “biraz daha sanat
derseniz,” Birmingham’ın tarihi eğitim kurumu Birmingham Museums
Trust tarafından işletilen Blakesley Hall ve Soho House gibi yerlerde çok
daha fazlasını keşfedebilirsiniz. Ayrıca Brindleyplace’de yer alan çağdaş
sanat mekânı Ikon Gallery de görülmeye değer.
Peki ya müzik? Birmingham çok sesli bir şehir! Siz kulaklarınızı neyle
doldurmak istediğinizi söyleyin yeter. Ana akım müzik hayranları için
yapılmış Utilita arenası Dua Lipa’dan Alicia Keys’e birçok ismi misafir
etmiş. İngiltere’nin büyük isimlerinin müzik duraklarından birinin
burası olduğunu söyleyebiliriz. Bununla birlikte daha samimi konserler
isterseniz, canlı müzik ya da DJ’li mekânlar oldukça fazla. Fakat tabii ki
böyle bir şehir klasik müzik olmadan ayakta kalamaz. City of Birmingham
Senfoni Orkestrası’nın Senfoni Salonu yılda neredeyse 300 etkinliğe ev
sahipliği yapıyor. Yaklaşan konserleri Visit Birmingham’da bulabilirsiniz.
Her ne kadar Google aramasında bina ve mağazalarla dolu bir şehir
imajına erişseniz de, şehrin göbeğindeki parkların yanı sıra merkezden
sadece birkaç dakikalık uzaklıkta doğanın tadını çıkarabileceğiniz sayısız
yer var. Örneğin Birmingham Üniversitesi’nin ana kampüsünden kısa bir
yürüyüş mesafesinde güzel çiçekler, seralar ve bir Edward dönemi evi ile
dolu sessiz bir sığınak olan Winterbourne House & Garden yer alıyor. Ya
da Tolkien’in uğrak yerlerinden biri olduğu bilinen Moseley Bog (verdiği
ilhamı anlatmamıza gerek yok sanırız).
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Elbette tüm bunları gezerken acıktığınızda sizi tatmin edecek yiyeceklerle
karşılaşmak isteyeceksiniz. Birmingham New Street’in hemen dışında
bulunan rahat Cherry Red’den Gas Street Social’daki en iyi brunch’a kadar,
merkezde ve banliyölerde sayısız bağımsız restoran ve kafe var. Bununla
birlikte Birmingham’ın Hint restoranlarıyla da tanındığını bilmenizde
fayda var.
Tüm bu saydıklarımızla ve daha fazlasıyla dolu günler geçirdikten sonra
bize hak vereceğinizi umuyoruz: Birmingham karşınıza çıkanlardan çok
daha fazlası!