TÜKENMİŞLİK

C

ovid-19 pandemisi ve tüm dünya ülkelerinin yaşadığı zorunlu karantina sürecinde iş yaşamlarımıza evlerden devam ettik. Bu “yeni normale” uyum sağladık sağlamamasına ama bu düzen beraberinde bazı zorluklar da getirdi. Evde olduğumuz için mesai süreleri uzadı ve bazen zaman kavramını yitirdik. Daha fazla yorulduğumuzu hissettik, gece ile gündüzün birbirine karıştığı bile oldu.

Mental Health Foundation ile birlikte yürütülen LinkedIn araştırması da bu tespiti kanıtlar nitelikte. Araştırmaya göre Birleşik Krallık’taki çalışanların yarısından fazlası (yüzde 56) evden çalışma sürecinde daha endişeli ve stresli hissediyormuş. Yüzde 47’si işlerini kaybedeceklerinden korktukları için çalışıyormuş gibi yaparken, aylık ortalama mesai süresi ise 28 saat olarak belirlenmiş.

Pandemi sürecinde durum buyken, genel olarak iş yaşamlarımızdan stresin eksik olmadığını, hatta aşırı stres yükünün tükenmişlik sendromuyla sonuçlanabildiğini de hepimiz biliyoruz. Burnout: The Secret to Unlocking the Stress Cycle kitabının yazarları Emily ve Amelia Nagoski tükenmişlik ve stres belirtilerini hafifletmek için dinlenmenin elzem olduğunu söylüyor. Peki ne kadar bir dinlenme süresinden bahsediliyor? Bilim bu konuda oldukça net. Cevap yüzde 42. Bu, vücudunuzun ve beyninizin dinlenmek için ihtiyaç duyduğu zamanın yüzdesini işaret ediyor. Bu da her 24 saatin yaklaşık 10 saatine karşılık geliyor. “Benim böyle bir vaktim yok!” dediğinizi duyar gibiyiz. O zaman şöyle soralım: Büyük bir projeyi bitirir bitirmez, ağır bir soğuk algınlığına yakalandığınız oldu mu? Tatilinizin ilk üç gününde kendinizi her gün 12 veya 14 saat uyurken buldunuz mu? Uzun bir stres döneminden sonra hastanenin yolunu tutmak zorunda kaldınız mı? Cevabınız evetse, benzer durumlardan mustaripseniz ya da bunları yaşamadıysanız ama yaşama ihtimali bile sizi tedirgin ettiyse, yüzde 42 kuralını hayatınıza sokmanın zamanı gelmiş demektir.

Bu, zamanınızın yüzde 42’sini hiçbir şey yapmadan yatarak dinlenmeye ayırmanız gerektiğini anlamına gelmiyor. Yüzde 42’lik bir düzen aşağıdaki gibi bir sistemi gerektiriyor:

• Sekiz saat uyku (bir saat az ya da çok olabilir).
• Partnerinizle veya sevdiğiniz bir kişiyle günde 20 ila 30 dakikalık sohbet.
• 30 dakikalık fiziksel aktivite.
• 30 dakika yemek.
• 30 dakikalık bir joker zaman. Bu bazılarımız için fazladan fiziksel aktivite, bazılarımız için uyku, bazıları için sosyalleşmek anlamını taşıyabilir. Joker zamanı nasıl kullanacağınıza ihtiyaçlarınıza bağlı olarak karar verebilirsiniz.