B
iri 20. yüzyılın popüler sanat akımları arasında yer alan
Kübizm’in kurucularından… Diğeri aynı yüzyılın moda
dünyasına damgasını vuran ve hâlâ adından söz ettiren
kadınlardan... Elbette Picasso ve Coco Chanel’den bahsediyoruz.
Madrid’deki Thyssen-Bornemisza Müzesi’ndeki sergi, işte bu iki yaratıcı
dev ismin eserlerini yan yana öne çıkarıyor ve Picasso’nun sanatının,
ünlü tasarımcının doku ve biçim fikirleriyle nasıl bir etkileşim içerisinde
olduğunu gösteriyor.
Picasso/Chanel sergisi, 1915-1925 dönemini dört ana bölüme ayırıyor.
“Chanel stili ve Kübizm” başlıklı ilk bölüm, Chanel’in ağırlıklı olarak
beyaz, siyah ve bej renklere dayalı, geometrik açılara ve sade dokulara
sahip kumaşlardan yapılmış tasarımlara imza atarken, Picasso ve Kübizm
akımından nasıl ilham aldığına yakın bir bakış sunuyor. Gerçekten de hem
Kübist eserlerde hem de Coco Chanel’in ilk tasarımlarında görülen düz,
köşeli çizgilerin geometrik diline bakıldığında benzerlikler hemen göze
çarpıyor.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Serginin ikinci bölümü, Picasso’nun düzenli bir Chanel müşterisi olan ilk
karısı Rus dansçı Olga Khokhlova’nın portrelerine ayrılıyor.
Üçüncü bölüm, Picasso tarafından tasarlanan set ve maskeler ile Chanel
tarafından tasarlanan kostümler üzerinden, Sofokles’in kaleme aldığı ve
Jean Cocteau’nun modern uyarlamasını yaptığı Antigone’ye odaklanıyor.
Dördüncü bölüm ise, Cocteau’nun yazdığı ve Sergey Diaghilev’in yönettiği
tek perdelik bale Le Train Bleu’nün (Mavi Tren) adını taşıyor (1924’te
sahneye konan balenin afişini Picasso resimlemiş, Chanel ise dansçıları
giydirmişti). Bu bölümde ayrıca Diaghilev’in Picasso’nun atölyesinde
keşfettiği, sahil boyunca koşan iki kadının yer aldığı ve oyunun arka plan
görüntüsü haline gelen küçük guaj resim de ön plana çıkıyor.
Picasso ve Chanel’in birbirleri üzerindeki etkilerine, yaratımlarının moda
ve Kübizm aracılığıyla nasıl geliştiğine ışık tutan sergi, 15 Ocak 2023’e
kadar Thyssen-Bornemisza Müzesi’nde ziyaretçilerini bekliyor.