B
eyin, insan vücudunun en karmaşık parçasıdır. Bu üç kiloluk
organ zekânın merkezi, duyuların yorumlayıcısı, vücut
hareketlerinin başlatıcısı ve davranışların denetleyicisidir. Her
bir düşüncemizi, eylemimizi, anımızı, duygumuzu ve dünya
deneyimimizi beynimiz üretir. Bu karmaşık organ hakkında ipuçları elde
etmek için yapılan araştırmalar bize beyin yapısı hakkında bazı bilgiler
sağlasa da, beynin işleyişi hakkında eksiksiz bilgi sahibi değiliz. Ama bilim
insanları uzun yıllara dayanan çığır açıcı araştırmalara imza atarak beyin
mekanizmasıyla ilgili süreçleri çözmeye adım adım yaklaşıyor.
Johns Hopkins Üniversitesi ve Cambridge Üniversitesi liderliğindeki
uluslararası bir ekibin bu kapsamda yaptığı araştırmanın sonuçları işte
bu yüzden önem taşıyor. Araştırmacılar bir böceğin bugüne kadarki
en gelişmiş beyin haritasını çıkardıklarını açıkladılar ki bu, bilim
insanlarını düşünce mekanizmasını gerçek anlamda anlamaya yaklaştıran,
nörobilimde dönüm noktası sayılabilecek bir başarı niteliği taşıyor.
Hakemli bilimsel dergi Science’ta yayımlanan çalışmanın gelecekteki
beyin araştırmalarının temelini oluşturması muhtemel gözüküyor.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Meyve sineği larvasının uzunluğunun 10 mm’den fazla olmadığını
düşünürsek, bir haşhaş tohumundan daha küçük olan bir beynin oldukça
basit bir yapıya sahip olduğunu varsayabiliriz. Ancak bu doğru bir
varsayım olmaz. Zira bir meyve sineği larvasının beynindeki her bir sinir
bağlantısını izleyen ayrıntılı diyagram şaşırtıcı derecede karmaşık bir
yapıya işaret ediyor. 548.000 sinapsla birbirine bağlı 3.016 nörondan
bahsediyoruz. İnsan beyninin meyve sineği larvasınınkinden çok daha
karmaşık olduğu aşikâr ancak “connectome” olarak adlandırılan bu
diyagram, bugüne kadarki en gelişmiş beyin haritası olma özelliğini
taşıyor ve bu gelişme bilim insanlarının nörondan nörona sinyal
hareketlerinin davranışa ve öğrenmeye nasıl yol açtığını anlamalarına
fırsat tanıyor. Johns Hopkins’te biyomedikal mühendisi olarak görev yapan
Joshua T. Vogelstein “Kim olduğumuzu ve nasıl düşündüğümüzü anlamak
istiyorsak, bunun bir parçası da düşünce mekanizmasını anlamaktır,”
diyor ve ekliyor: “Bunun anahtarı da nöronların birbirleriyle nasıl bağlantı
kurduğunu bilmektir.”
Araştırmanın tamamlanma süresi 12 yıl!
Küçük bir beynin haritasını çıkarmak elbette sanıldığı kadar kolay değil…
Ekip, bir elektron mikroskobu kullanarak organın binlerce dilimini
taradıktan sonra her bir nöronu özenle fotoğraflamış. Tek bir nöronu
görüntülemek yaklaşık bir gün sürmüş. Son adım ise aralarındaki yarım
milyondan fazla bağlantının haritasını çıkarmak olmuş. Bu zorlu çaba tam
12 yıl sürmüş!
Bu çığır açan gelişmenin ardından akıllardaki soru şu: Bir sonraki adım ne
olacak? Ekip bu soruya şöyle yanıt veriyor: Öğrenme ve karar verme gibi
belirli davranışsal işlevlerde yer alan nöral yapı hakkında daha fazla bilgi
edinmek! Gelişmeleri heyecan içinde bekliyoruz!