İ
stanbul, dünyanın en etkileyici ve büyüleyici şehirlerinden biri…
Tarihi boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan ve hem Doğu
hem de Batı kültürlerinin birleştiği bir noktada konumlanan yedi
tepeli şehrimiz muhteşem tarihi eserleri, enfes manzaraları ve
zengin kültürel mirasıyla her yıl milyonlarca ziyaretçiyi kendine çekiyor.
Peki diyelim ki yurtdışından 1 haftalığına bir misafiriniz geldi ve İstanbul’u
doyasıya gezip deneyimlemek istiyor. Ona nasıl bir rota önerirdiniz?
İstanbul çok büyük bir şehir ve iki yakasında görülmeye değer pek çok
kültürel, sosyal ve doğal hazineye ev sahipliği yapıyor. Ancak doğru
bir planlama ve kılavuzla yurtdışından gelen konukların İstanbul’un
görülmeye değer çoğu yerini ziyaret edebilmesi mümkün. İşte tam da
bu noktada size bir kitap önerimiz var: Küratörlüğünü ve editörlüğünü
Seda Domaniç ve Sinan Sökmen’in üstlendiği Monday to Sunday Istanbul
(Pazartesiden Pazara İstanbul).
İngilizce yayımlanan bu kitap okuyucuları haftanın her günü için özenle
seçilmiş ve günün belirli saatleriyle eşleştirilmiş güzergâhları takip
etmeye davet ediyor. Monday to Sunday Istanbul birbirinden güzel
fotoğraflar eşliğinde İstanbul’un kültür, tarih, sanat, tasarım, gastronomi
ve eğlence hayatına ayna yutan yedi güne odaklanıyor. Hem semtlere
hem temalara göre gruplanmış yedi bölümden oluşan kitapta gün gün bir
haftaya yayılan rotalar ise şu şekilde: pazartesi günü “İmparatorluk Şehri”,
salı günü “Işıltılı Boğaziçi”, çarşamba günü “Anadolu Yakası”, perşembe
günü “Adalar”; cuma günü “Beyoğlu’nda Sanat, Antika ve Aktivizm”;
cumartesi günü “Nişantaşı ve Bomonti” ve pazar günü “Karadeniz’e
Doğru”. Kitapta ayrıca ünlü şefler, sanatçılar, belgesel yapımcıları,
akademisyenler, tasarımcılar, gazeteciler, girişimciler ve mimarlar
İstanbul’a dair içgörülerini de paylaşıyor. Bu isimlerin hikâyeleri şehrin
gerçek tadını ve ruhunu ortaya çıkarıyor.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Seda Domaniç’in 15 yılı aşkın süredir İstanbul üzerine uzmanlaşmış üç dilli
profesyonel rehber olan eşi Sinan Sökmen ile işbirliği içinde hazırladığı
bu kitap elbette sadece yurtdışından gelen ziyaretçilere hitap etmiyor.
Türkiye’nin farklı şehirlerden İstanbul’u ziyarete gelen konuklar ve bu
metropolde yaşamasına rağmen yoğun yaşam temposunda şehri doyasıya
deneyimleme fırsatı bulamayan İstanbullular da bu kitabı kendilerine
kılavuz olarak alabilir. Bu arada kitabın ardında İstanbul’da şehrin kendine
özgü karakterini özümseyecek kadar uzun süre yaşamış uluslararası
seyahat yazarları, şehrin ham ama estetik ruhunu yakalayan yetenekli
fotoğrafçılar ve binlerce yıllık bir imparatorluk şehrine yeni bir bakış açısı
sağlamaya çalışan yaratıcı bir ekip olduğunu da söylemeden geçmeyelim.
İstanbul’a duyulan ortak sevginin keşif ruhu ve paylaşma duygusuyla
bir arada sunulduğu Monday to Sunday İstanbul bu güzel şehrin sokak
yaşantısına, gastronomi dünyasına, gündemine ve yaratıcı ruhuna ışık
tutuyor.