Ocak 2024

Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar

Aralık

BATILILARIN GÖZÜNDEN İSTANBUL

B

ir Vehbi Koç Vakfı (VKV) kuruluşu olarak 2019 Eylül’ünde açılan Meşher, geniş bir disiplin yelpazesinden seçkilere yer veren bir sergi mekânı. Çeşitlilik içeren programlamasına özel olarak kurgulanmış bir altyapı sağlayarak kültür sanat alanındaki ihtiyacı karşılamayı amaçlayan Meşher, Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisiyle yedi tepeli şehrin siluetine farklı bir bakış açısı sunuyor.

Aralık

Serginin küratörlüğünü Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı üstleniyor. Ömer M. Koç Koleksiyonu’nda yer alan çeşitli nadide eserlerden oluşan sergi, İstanbul’un Osmanlı payitahtı olduğu, 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk çeyreğine uzanan bir zaman dilimini kapsıyor. Şehrin zengin bir görsel kaydı niteliğindeki sergide geniş açılı İstanbul manzaralarını gösteren tablolardan gravürlere, nadir kitaplardan albümlere, panoramik fotoğraflardan Yadigâr-ı İstanbul objelerine 100’ün üzerinde eser yer alıyor.

Aralık

Sergideki eserlerin üreticileri büyük bir çeşitlilik gösteriyor. Gemi kaptanından seyyahlara, askerlerden elçilere, yazar, ressam ve fotoğrafçılardan mimar ve şehir plancılarına kadar Batılılar tarafından bazen politik veya askeri, bazen estetik amaçlarla üretilen eserlerde farklı teknikler öne çıkıyor. Yapıldıkları dönemin diplomatik ilişkilerine, şehrin geçirdiği dönüşümlere, çokkültürlü yapısına ve sosyal yaşamına ait izler bulunduran görüntülere yazılı kaynaklardan alıntılar eşlik ediyor. Bu alıntılar Batılı eser sahiplerinin bakış açısı ile 19. yüzyıl ve erken 20. yüzyıl Osmanlı/Türk edebiyatından sanatsal üretimler arasında bir diyalog imkânı yaratıyor. Sergi şehre tekrar bir güzelleme yapmak yerine anlatının çeşitliliğini, tasvirlerin farklılığını incelemeye davet ediyor.



Aralık

Şehri bir uçtan bir uca izleme imkânı veren panoramik eserler İngiliz ressam Henry Aston Barker’ın 1800 yılında Galata Kulesi’nin tepesinden çizdiği eskizlere dayanarak oluşturduğu İstanbul Panoraması, elçilik sekreteri olarak İstanbul’da bulunan Philipp Franz von Gudenus’un 1741’de İsveç Elçiliği’nin çatısından yaptığı çizime ait gravür, Joseph Schranz’ın Karadeniz’den Marmara Denizi’ne Boğaz panoraması eserlerden birkaçı… Ayrıca bilinen en eski 360 derecelik panoramik İstanbul fotoğraflarını çeken sanatçı olarak tarihe geçen James Robertson’ın Bayezid Kulesi’nden çektiği Mayıs 1854 tarihli fotoğrafın sanatçının imzasını taşıyan ithaflı albümünü de sergide görmek mümkün. Sergilenen eserlerden en eskisi Hartmann Schedel’e ait Liber chronicarum (1493) iken, en yakın tarihli eserler arasında ise Alexandre V. Pankoff’un özgün tasarım ve resimlerini içeren albümü (1922-1924) bulunuyor. Göz Alabildiğine İstanbul sergisinde, şehri bir uçtan bir uca izleme imkânı veren panoramik eserler birbirinden ilginç detaylar da barındırıyor. Yerel kıyafetler içinde esnaf, öküz arabasında giden kadınlar, şapkalarıyla ayırt edilen Batılılar, çocuklar ve şehrin dört ayaklıları, İstanbul’un siluetini tamamlayan unsurlar olarak öne çıkıyor

Aralık

“Biz ki İstanbul şehriyiz, güzelizdir”
Sergiyle birlikte Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan sergi kataloğunda konusunun uzmanlarının katkılarıyla İstanbul tasvirlerinin çeşitliliğine dikkat çekiliyor. Katalog metinleri Sven Becker, Briony Llewellyn, Bahattin Öztuncay ve Claude Piening’e ait. Ömer M. Koç’un önsözüyle başlayan kitapta, küratörler Ebru Esra Satıcı ve Şeyda Çetin’in sergiyi tanıttığı yazının yanı sıra Prof. Dr. Zeynep Çelik’in “Biz ki İstanbul şehriyiz, güzelizdir” başlıklı makalesi yer alıyor.

26 Mayıs 2024 tarihine kadar görülebilecek Göz Alabildiğine İstanbul sergisine, küratörlerin ve Meşher ekibinin hazırladığı yetişkin ve çocuk atölyeleri gibi bir dizi programın eşlik edeceğini de söyleyelim. Güncel etkinlik takvimine Meşher’in internet sitesi ve sosyal medya kanallarından ulaşmak mümkün.

www.mesher.org